Merhaba sevgili okuyucularım, ben Lucas. Bugün gene bir Solo Leveling Analiz/Teori yazısıyla karşınızdayım. Harika bir bölüm olduğu için umarım size okuması, bana da yazması zevk verir. Her zamanki gibi belirtmeliyim ki bir analiz/teori yazısı olduğu için içinde bol bol spoiler olacak. Okumadıysanız ya da güncel değilseniz yazımı okumanızı tavsiye etmiyorum.
Bay Chris, garip sessizlik yüzünden güzellik uykusundan uyandı ve içine sinen huzursuzluk yüzünden etrafta birilerinin olduğunu anladı. İşte tam o anda, webtoon dünyasının en karizmatik kötü karakterlerinden biriyle karşılaştık. Ardından çıkan iki kötü karakterle birlikte Bay Chris’in etrafını sardı. Etrafının sarılmasıyla birlikte Bay Chris kehanetteki olayın bu olduğunu anladı.
Acayip yakışıklı kötü karakterimiz canavar diliyle insanların tarafında olan Parlak Işığın Parçacığı’yla konuştu. Parlak Işığın Parçacığı’na eğer insanlar tarafında olmaya devam ederse hiçbir şey kazanamayacağını söyledi. Ayrıcana Bay Chris’e de Parlak Işığın Parçacığı’nın ona bağlı “yukardaki” olduğunu söyledi. Bay Chris kendi en güçlü haline alarak savaştı ve havalı bir şekilde “En azından birinizi yanımda götüreceğim.” dedi. Ama önceden de düşündüğüm gibi Jin-Woo Sung’dan yardım filan istemedi.
Açıkçası savaş sahnesinin tamamını görmek isterdim. Ayrıcana bu sahneden anladığım kadarıyla Parlak Işığın Parçacığı insanların tarafında olan bir yönetici veya hükümdar. Ve gene tahminlerim üzerine Jin-Woo Sung’un gücünün bir kısmını ondan alıyor olabilir. Önceki bölümlerden de bir göz gezdirdim ve Jin-Woo Sung’un babasının bu canavar-avcılardan ziyade insanlar tarafında olduğunu hissettim.
O insanların zindanda yeterli güce sahip kaybolan insanların içine giren canavarlar olduğunu düşünüyorum. Peki Jin-Woo Sung’un babasında gördüğümüz gibi insanların anılarına sahip olması bu avcı-canavarların davranışlarını etkiler mi? Her neyse gelecekte sahaya Jin-Woo Sung’un babasının da sahalara dönmesini sabırsızlıkla bekliyorum.
Jin-Woo Sung’un resmi olarak Japonya’daki son günüydü ve Kore’ye dönüş uçağındaki yan koltukta kesinlikle(!) tesadüf eseri yanına Bay White –Jin-Woo Sung’u Amerikan avcısı yapmak isteyen şifacı S seviye adamın cenazesinde Bayan Selner’a götüren adam- oturdu. Bay White, Jin-Woo Sung’a ABD’de çıkan devasa bir yangını gösterdi. Yangının Bay Chris’den kaynaklandığını söyledi. Açıkça bunun bir savaştan ortaya çıktığı belliydi ve Jin-Woo Sung’da bunu hemen fark etti. uzun çalışmalar sonucu Bay Chrisin cesedini de bulmuşlardı.
Adam White, Jin-Woo Sung’a Jin-Woo Sung’un babasının fotoğrafını gösterdi ve bu olayın baş şüphelisinin bu avcı olduğunu söyledi. Jin-Woo Sung bu olaya ciddi bir şekilde kızdı –ki bu kesinlikle çok havalıydı- ve eğer bu bir şakaysa burdan sağ çıkamayacağını söyledi. Adam White iliklerine kadar korkmuş bir şekilde o adamın bir zindandan çıktığını, canavar enerjisi saçtığını saçtığını ve onun düşündüğü insan olmayabileceğini söyledi. Bu olayı Jin-Woo Sung’a söyleme nedeni ise bu yılki avcılar konferansında zindadan çıkan canavar auralı avcıların tüm avcılara duyurulacak olmasıydı.
Evvet bence konferansta baş şüphelinin Jin-Woo Sung’u babası olduğu açıklanınca orada kan çıkacak ve bunu izlemesi kesinlikle çok zevkli olacak ehheh. Farklı ülkeden avcıların birirlerine güç gösterisi yaptıklarını görmek için sabırsızlanıyorum. Şuan için diyebileceğim tek şey şu ki kesinlikle Jin-Woo Sung’u sinirli görmek çok havalıydı.
Bir yazımın daha sonuna geldik. Biraz geç yayınladığım için üzgünüm ama emin olun artık daha erken yayınlayacağım. Lütfen beni yorumlarınızla destekleyin. Sizi seviyorum iyi günler dilerim.